Kırmızı rujun geçmişi 💄
Ollalla 💄
Evet kırmızı rujunda bir geçmişi var. Kadınların her dönem tercih ettiği kırmızı rujun tarihsel önemini öğrenince eminim sizde çok şaşıracaksınız.. Çünkü bu rujun öteki adı 'ölüm öpücüğü 💄
Sebebi neydi ki dediğinizi duyar gibiyim, hadi beraber bakalım neymiş bu ölüm öpücüğü 💋
Kırmızı rujun tarihi antik mısır' a kadar uzanıyor. Bir efsane olarak muhakkak kulaklara çalınmış, Cleopatra'nın kırmızı ruj sevdası daha sonrasında tüm medeniyeti etkisi altına alıyor.. E tabiiki Cleopatra'nın rujları en değerli taşlardan elde edilen müthiş renkler.. Ama onu taklit eden kadınlar ise böcekler ve hatta tehlikeli kimyasallar ile gidiyor kırmızı sevdasının peşinden.. Haliyle birçok hastalık ve ölüm başlıyor.. Anladığımız üzere ölüm öpücüğü sözü tam olarakta buradan geliyor 😳 Güzellik uğruna kadınların neler yaptığı antik mısırdan günümüze farklı hikayelerle de olsa devam ediyor..
Gelelim 16. Yüzyıla.. Burada da karşımıza tuhaf tarzı ve bakire kraliçe olarak her dönemde adından bahsettiren Kraliçe 1. Elizabeth çıkıyor. O dönem kırmızı ruj ile yapılan makyajın ölümden koruduğuna güç ve kuvvet olarak nitelendirildiğine inanılıyor, dolayısıyla Elizabeth'e bu makyaj öldüğünde bile yapılmış, cesedi çiçekler ve balmumu ile yapılan koyu bordo kırmızı rujundan geri kalmamış..
17 ve 19. Yüzyıllar
Yıllarca popülaritesini korumuş kırmızı ruj bu yüzyıllarda baya kafa karışıklığı ve fikir ayrılıklarına sebep olmuş.. İngiltere'de kırmızı ruj yasaklanırken Fransa'da en değerli ve en pahalı kozmetik markalarında yerini almış.. Genel olarak bakıldığında kırmızı ruja olan rahvetin düştüğü ve onu artık sadece hayat kadınlarının sürdüğü düşüncesi imiş. Bunda Kraliçe Victoria'nın kırmızı ruju uygunsuz ve müstehcen bulmasınında payı büyük idi.
1920'ler
O zamanlar kırmızı ruj yine modada olsa satışa sunulmasında sıkıntılar yaşanıyordu, çünkü hint yağı katkısı ile yapılan bu ruhlar kağıda sarılı şekilde satılıyor ve muhafaza ediliyor, bu sebepten çantalarda taşınması imkansız hale geliyordu. Rujun şuan kullanılan çevir aç hali 1923'lerde kullanılır oldu, bu da Chanel, Elizabeth Arsen, Max Factor, Guerlain gibi markaların şuan ki gücünü kazanmasını sağladı.
1930 ve 1940'lar
Kırmızı rujun o yıllarda popülaritesini yönlendiren en büyük unsur savaş idi. 30'larda ekonomiye katkı olsun diye alınan rujlar 40'larda savaşın ekonomik gücü bitirmesi ile sekteye uğradı. Daha sonraları ise erkekler evlenecekleri kızlarda kırmızı ruj istemediğini beyan etsede ilk kalıcı ruj piyasaya atıldı ve kırmızı ruj çılgınlığı 16'lı yaşlara kadar düştü.
1950 60 ve 70'ler
Kırmızı ruj popülaritesini korumaya devam ederken artık her kadının çantasında bir kırmızı ruju vardı. Rağbet arttıkça fiyatlar düştü, çeşitler ise çoğaldı. Kırmızı ve bordonun pek çok tonu tenden tene dolaştı ve sahiplerini buldu. Marilyn Monroe ise bu dönem kırmızı rujun en önemli yüzü haline geldi.
80'ler
Bir ara gözden düşen kırmızı ruj Madonna sayesinde tekrardan popüler oldu ve yine bir satış patlaması meydana geldi.
90'lar
Dönemin modası gereği artık kadınlar kahve, mürdüm gibi renklere yöneldi ve pastel renk sahalarda yerini aldı. Kırmızı rujun en bet dönemi yaşanmış oldu.
2000'ler
Gwen Srefani o yıllar platin sarı saçları ve kendine çok yakışan kırmızı ruju ile her gören kadında bir kırmızı ruj hevesi başlattı ve yine bir akım başlamış oldu.
Bonus ; Günümüz
Artık her kadının gece makyajının vazgeçilmezi haline gelen kırmızı ruj bir çok marka ve ünlünün üretimi ile her bütçeye uygun her çantada bulunan bir renk..
Yorumlar
Yorum Gönder